Yeşil gözlü devşirme Osmanlı Paşaları, Osmanlı hanedanına kazan kaldırıp 1923 yılında T.C.yi kurdukları günden beri, bu hastalık Küçük Asya’da yaşayan herkesin sorunu. Geçtiğimiz günlerde parlamento üyeleri tek vucut, tek ses ve milli bir ruhla „Kürd – Kürdistan yooooktuuuur“…! diye bağırıyorlardı. Belli ki bu efendiler ufukta Kürdistanı görüyorlar ve bu nedenle „FOBİ’leri“ depreşiyor
„Osmanlı Türktür, Konya Selçuklu Türktür.“
„Çanakkale Savaşı’nın Başkomutanı, Mustafa Kemal Paşa’dır.“
„Lozan antlaşması ile bu sınırları çizdik“
„Türkiyede yaşayan herkes Türktür ve Müslüman’dır“
„Amerikayı Müslümanlar keşfetti“
Bu ninnilerle büyüyen insanlar, elbette Kürd – Kürdistan yoktur diyecekler. Tarihi alt üst edilerek, Afgan kökenli olan Osmanlı ve Konya Selçuklu’yu bile Türk yaptılar. Madem bunlar Türktü gelip Küçük Asya’da devlet kurdular, Türkçe konuşmaya utandılar mı? Osmanlılar gitti Farsça ve Arapça karışımı yeni bir dil icat ettiler, onu konuştular. Osmanlı Türkmenlerden nefret eder onlara „İzansız marifetsiz toplum“ derlerdi. Her milletten Osmanlı Paşası olmuş ama Türkmen hiç olmamış. Konya Selçukluların dili de Farsça idi, Türkçeyle alakaları yoktu.
Cumhuriyet kurulduğunda yapılan ilk nüfus sayımına baktığımızda 13 milyon kadar nüfus var. Bunların % 57’si Müslüman geri kalan % 43 ise Gayrimüslim. Bu gün bile 80 milyon nüfus içerisinde 4-5 milyon Türkmen ancak vardır. Bunlar da Toroslardaki Alevi Yörükler, Kaz Dağlarındaki Alevi Tahtacılar ve Orta Anadoludaki Alevi Türkmenler dir. Orta Anadolu’daki Türkmenler 1882-83 yıllarında, Çerkezlerle birlikte, Çeçenistan’dan topluca getirip yerleştirildiler. Bunlar geçmişte Osmanlıdan, daha sonra da Cumhuriyetçilerden çektiklerini hiç kimseden çekmediler.
Çanakkale Savaşı’nın Başkomutanı, Alman General Leman Von Sandır’dır. Mustafa Kemal o tarihte Paşa değil, 33 yaşında genç bir Yarbay ve Sofya Askeri Ateşesi dir.
Acaba Çanakkale tepelerinde yatan kemikleri gen testinden geçirsek, kaç kişi Orta Asyalı Türkmen çıkar?
Parlamentoda bulunan 550 milletvekini gen testinden geçirsek, içlerinde 10 tane Türkmen kökenli çıkar mı?
Sakin olun yavaş bağırın beyler, ses telleriniz incinir.
Türkiye’nin mevcut sınırlarının hiç biri, Lozan Antlaşması ile çizilmedi. İran sınırı; Osmanlı ve Farslar arasında 17 Mayıs 1639 Kasr-ı Şirin Antlaşması ile belirlenmiştir. Yunanistan ve Bulgaristan sınırı; 30 Haziran 1913 İstanbul Antlaşması ile belirlenmiştir. Rus sınırı; 13 Ekim 1921 Kars Antlaşması ile belirlendi ve ilk defa „Türkiye“ terimi bu antlaşmada yer aldı. Irak Suriye sınırı; 5 Haziran 1926 Ankara Antlaşması ile belirlendi. Türkiye terimi de 96 yıl önce, yeşil gözlü Osmanlı Paşaları’nın bir icadı olduğu anlaşılıyor.
Kürd – Kürdistan terimi 5000 yıl önceki Mitanniler’e kadar gider. 4000 yıl önce yaşamış ve bugünkü Mescid-i Haram ve Mescid-i Aksa’yı Güneş Tapınağı olarak yaptıran, üc havai İnanc’ı olağanüstü etkileyen, Hz. İbrahim bir Kürd’tür. Kürdlere ait olan bu iki mabet üzerinden, Müslüman Araplar ve Museviler mal kavgasına tutuşmuşlar. Hz. İbrahim’in kurduğu Medreselerde (Üniversite) bir çok Yunan Filozofu eğitim görmüştür. Bu medreselerin dünya bilimine, büyük katkıları olmuştur.
Büyük İskender M.Ö. 323 yılında Babil’de öldü. İskender’in ordusunun Babil’den, Trabzon’a gelişini, Yunan Tarihçi Ksenefon Onbinlerin Kürdistan’dan geçişi adlı kitabında anlatıyor. Bütün dünya bunları bilirken, zavallı Türk Parlamenterlerin bundan haberi bile yoktur. Elin adamı 2400 yıl önce Kürdistan ile ilgili kitap bile yazmış.
İlk Güneş Takvimi’ni bulan Mısırlılar dır. Günümüzde bütün dünyanın kullandığı Şemsi Takvimi bin yıl önce derleyen ve düzenleyen, Ömer Hayyam Kürd’tür. Dünyada Matematik, Fizik ve Geometri Kürd; Ömer Hayyam’ın ortaya koyduğu teori ile öğretilmektedir. Her ne kadar Müslümanlanlar Ömer Hayyam’ı sarhoşlukla itham ederek, küçük düşürmeye çalışsa da Dünya Hayyam’ı bir bilim insanı olarak tanıyor. 1999 Yılını Unesco „Ömer Hayyam Yılı“ olarak ilan etti. T.C. Parlamentosu’ndaki cahillerin bundan bile haberleri yoktur.
Selahattin Eyyübi, Eyyübiler Kürd Devleti’nin kurucusudur. 1137 de ailesi Bağdat’dan, Musul’a sürgün gittikleri gece yolda doğdu, diyebiliriz. Sadece İslam Dünyası’nda değil, bütün dünyada Sultan Selahattin sarsılmaz bir şöhrete sahiptir. 12’ci yüzyılda Haçlı Ordularını durduran ve bütün İslam Dünyası’nı huzura kavuşturan, Sultan Selahattin’dir. Eğer şimdi Türkiye’de, „Ben Müslümanım“ diyebilenler, varlığını Kürd Sultan Selahattin’e borçlu olduklarını unutmasınlar.
Büyük Kürd Mucit Cizreli İsmail Ebul – Iz, 1153 yılında Cizrede doğdu. Çok sayıda bilim ve makina projesinin mucididir. Tek silindirli buharlı makinanın mimarıdır. Daha sonra Avrupalılar bunu geliştirerek, bu günkü Lokomotifi yaptılar. „Elektronik Beyin“ „Computer Teknolojisi“ „Otomasyon Sistemi“ gibi bu gün kullanılan daha onlanca projenin sahibidir. Bütün teknoloji dünyası, Kürdistan’ın bu değerli evladını bilir ve gıpta ile anlatır. T.C. Milletvekilleri’nin Kürdistan’ın bu değeli insanını anlatmaya dilleri varmaz.
Cephe kaçkını yeşil gözlü Osmanlı Paşaları, „Türkiye“ sözcüğünü icat etmeye çalışırken, Fransız orduları Anadoluyu işgal etmişlerdi. Urfalı Kürdler, kazma, kürek ve sopa ile Fransız Ordusu’nu Urfa’dan kovarken içlerinde tek bir Osmanlı askeri yoktu. Antepli Kürdler de Fransız Ordusu’nu Antepten kovarken, aralarından tek bir Osmalı askeri yoktu. Maraşlı Kürdler de aynısını yaptılar. Bunu görmemek için insanın kör değil, nankör olması gerekiyor. Bu nankörler, utanmadan bu gün de Kürd – Kürdistan yoktur diyebiliyorlar.
Mezopotamya insanlık tarihinin yazıldığı yer, Kürd Milleti’nin kadim yurdudur. Bu Millet her şeye rağmen hala varlığını sürdürebilen, Mezopotamya’nın en eski toplumlarından biridir. Gameş Tabletlerinden de anlaşıldığı gibi, buranın 8 bin yıllık yazılı geçmişi var. Bu nedenle insanlığa, bilim ve teknolojiye büyük katkısı olmuştur. Fakat bu gelişmelerin katkı sağlayamadığı, hala bir şey bilmediğini, bilmeyen insanlar da var.
Türklerin bilinen en eski alfabesi, 830 yıllıktır.
Kürdlerin bilinen alfabesi ise 8 bin yıllıktır.
Ocak 2017
İbrahim Aksoy