Arının deliğine çomak sokan kişiyse aydın, bu dünün Fransasında Sartre idi, bugünün Türkiyesinde Ahmet Altan’dır.
Aydın olabilmek için bilgi tek başına yeterli mi?
Ya da cesaret…
Eğer tek başına yeterli olsaydı bilgi, sokaklar aydınlarla kaynardı.
Cesaret kriter olsaydı, belki de cellat kavramına ihtiyaç duyulmazdı…
Oysa aydın, kendisini birebir ilgilendirmediği halde, başına dert açabilecek konularla uğraşan, bu uğraşını bir alışkanlığa dönüştürendir…
Özel yaşantısında sineği bile incitmekten korkan kişinin toplumsal konularda devlerşmesidir, karanlığa ve ilkelliğe meydan okumasıdır…
Çünkü yaşadığı toplumun salt bir bireyi değil, toplumun vicdanıdır aydın…
Bilgi ve becerisini, yaşadığı toplumun ve dünyanın gelişmesi için kullanan, kendisini insanlığa adayan kişidir, aydın…
Hapishanede seşiz direnişin, sanık sandalyesinde adaletin, tarihte insanlığın simgesidir, aydın…
Tanrıya, yaratığı dünyayı yeteri kadar adil yönetemediği için, isyanın sesidir, aydın…
Taraf’dır, çağının sıradan bir tanığı değil, aynı zamanda davacısıdır, aydın…
O, güçlüden değil, haklıdan…
Savaştan değı, barıştan…
Karanlıktan değil, aydınlıktan…
Nefretten değil, sevgiden yanadır…
Çünkü aydın, yaşadığı çağın vicdanıdır…
Insanlık tarihine not düşendir…
Bu nedenle aydını olmayan toplum, adaletsizdir…
Haksızlığın prim yaptığı, „güçlü olanın aynı zmanda haklı olarak görüldüğü“ toplumdur, aydından yoksun olan toplum…
Bunun için, aydınına değer vermeyen toplum, kendi geleceğıni karanlığa mahkum eden, vicdanını kaybeden toplumdur…
Tarihte de bilinir ki, karanlığa yelken açan her toplum, öncelikle vicdanı olan aydınları susturmakla, onları yok etmekle işe başlamışlardır…
Dünün Fransası, Ortadoğu‘da, özellikle Cezayir’de insanlık suçunu işlerken, kendisine ortak olmayan Sartre ile uğraşmıştır…
Türkiye Cumhuryeti ise, Fransa’nın bir asır önce Sartre’ye yaptığını, 21. Yüzyılda, yani bugün Ahmet Altan’a yapmaktadır…
O, Ahmet Altan gibi bir vicdana sahip olma yerine , vicdansız kalmayı tercih etmektedir…
Işte bu nedenle;
- yüzyılda aydın, Fransa’da Sartre dir…
Bugün Türkiye’de Ahmet Altan dır…
Türkiye ile ortak paydası olan biri olarak ben vicdanımdan Taraf’ım, peki ya siz?..
25 Haziran 2008