Parti genel başkanlarının hazırladığı listelere 14 Mayıs’ta insanlar oy verecek, ülkeyi dört yıl yönetecek, yeni bir Milletvekili gurubu ve yeni bir hükümet oluşacak. İnsanlar hiç tanımadığı adaylara oy verecek vekil seçecek, bunun adı seçim değil, enayilerin sırtından geçimdir.
CHP çevresinde altı benzemez parti bir araya geldi, baktılar ki güçleri Erdoğan’ı devirmeye yetmedi. HDP’nin de çevresinde hem Marksist’i hem Leninist olan altı partiyi bir araya getirdiler ve öbür altılı ile birleştiler. Dünyada örneği olmasa da on iki parti birleşti, CHP’nin tek başına getirdiği Erdoğan’ı, CHP’nin önderliğinde devirmeye çalışıyorlar. İnşallah başarılı olurlar, CHP’nin getirip bu insanların başına bela ettiği Erdoğan’ı devirirler, ülke de kurtulur. CHP tek başına getirdiği belayı, on iki parti ile birleşerek, devirmeye çalışıyor. Hala bu saçmalığa inanan insanlar var. Acaba gelenler neyi değiştirecekler? Türk ordusu işgal ettiği, Suriye ve Iraktan çekilecek mi? Erdoğan’ın kapattığı Şafii camileri yeniden açılacak mı? AİHM Din dersi ve Alevilikle ilgili kararlar uygulanacak mı?
Bilindiği gibi; Erdoğan hapisten çıktı bir parti kurdu, partisi altı ay sonra seçime gitti, mecliste çoğunluğu sağladı ama, yasal nedenlerden dolayı, Erdoğan milletvekili olamadı. CHP devreye girdi, Siirt seçimlerini iptal ettirdi, Anayasayı değiştirdi, Erdoğan yenilenen Siirt seçimlerinde milletvekili oldu ve geldi başbakan oldu, 20 yıldır ülkeyi yönetiyor. Aynı CHP bugün çığırtkanlık yaparak, gelin bu Erdoğan’ı devirelim diyor. Paşalar Cumhuriyetinde siyaset böyle başladı, böyle devam ediyor. Vatandaş; kendi genel başkanın peşinden dolaşan, koyun sürüsüdür. Çoban nereye yönlendirse, oraya gidiyor.
Özüne baktığımızda, Erdoğan’ı devirmek için bir araya gelmiş partilerin, birbirine benzer hiçbir yanı yoktur. Benzer tek yanları, geçim derdi. Bunlar birbirine benzemez İsa’nın on iki havarisinden hiçbir farkı yoktur. Onlar Hristiyanlığı parçaladı mezheplere böldü. Bakalım Mustafa Kemal’in oniki havarisi, Paşalar Cumhuriyetini ne yapacaklar? İnşallah İsa’nın havarileri bu oniki benzemeze örnek olur.
HDP’nin akıl hocası Ahmet Türk; hangi Ahmet Türk olacak canım, Sırrı Süreyya Önder’in aracılığıyla, mecliste Bahçeli’nin karşısında, el pençe divan duran ve yerlere kadar eğilen, herkesin tanıdığı şu Ahmet Türk. Newroz konuşmasında, “Kürtlerin bu iktidara oy vermesi, büyük bir ahlaksızlık olur” diyor. Erdoğan iktidara geldikten sonra, Ahmet Türk beyefendi, biz iktidarla anlaştık gelin teslim olun diye dağdaki Kürt gençlerine sesleniyordu. Kendisi Silopi’de silah bırakıp dağdan gelen Kürt gençlerini karşılıyor devlete teslim ediyordu. Ahlaklı Ahmet Efendi hani sen iktidarla anlaşmıştın, Silopi’de devlete teslim ettiğin Kürt gençleri şimdi nerede?
Ahmet Türk, “Kürtlerin bu iktidara oy verme hakkı yoktur” diyor. Ahmet Türk beyefendi, aynı sözleri 1991 seçimlerinde de söylüyordu. Kendisi Erdal İnönü’yü yanına aldı, birlikte İzmir’e gittiler, Hikmet Fidan aracılıyla, Şam’daki APO ile telefonla görüştüler, APO’nun emriyle Kürtleri götürdü İnönü’ye teslim etti. Daha sonra İnönü’nün işi bitince bunları partisinden kovdu. Meclis 2 Mart 1994 tarihinde dokunulmazlıklarını kaldırdı, meclis bahçesinde hazır bekleyen polisler, bunları götürdü Ulucanlar Hapishanesine teslim ettiler. Ahmet Türk; o davanın bir numaralı sanığıydı ama, korucu olmayı kabul etti, iki ay sonra ilk mahkemede tahliye oldu, kendisi hala görevinin başında ama, Ahmet Türk’e inanıp peşine takılan Kürtler, bazıları on sene hapis yattı, şu anda onlardan ortalıkta görünen kimse yoktur. Korucu başı Ahmet Türk devletin inayeti ile APO’ya sırtını yaslayıp, diğer koruculara saldırıyordu. Bugün de çıkmış kendisinin desteklediği on ikili ittifaka oy vermeyen Kürtleri ahlaksızlıkla suçluyor. Kendisinin yaptıkları, Ahmet Türk ahlakına uygundur.
Ahmet Türk’ün yeni siyaset arkadaşlarından biri de İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve arkadaşları. Akşener hanım efendi İçişleri Bakanı iken, onun talimatıyla, polis ve askerler, Kürt köylerini yakıp yıkıyordu. Dört binden fazla köyde insanlar eşyalarını bile almadan evden çıkarıldı, içerisindeki eşyalarıyla birlikte evleri askerler tarafından yakıldı. Dört milyon kadar Kürt, şu anda nerede? En ufak bir yardım görmediler. Ahmet Türk sen o gün neredeydin? Bugün o Kürtlerden, ortağın Meral Akşener’in bulunduğu siyasi birliğe oy istemeye ve vermeyenlere hakaret etmeye utanmıyor musun?
O zaman direk AİM müracaat etme hakkı vardı. Ben Brüksel’den üç Avukattan vekalet formu istedim ve devlet tarafından evi yıkılanlar için, mahkemeye gidip evlerini yeniden yapma talebinde bulunacaklardı. Sen bana geldin, benim böyle yaptığımı sordun, ben de evet dedim. Sen bana bunu sakın yapma, Başkan da (APO) istemiyor. Yaparsan senin için kötü olur deyip, beni tehdit ettin. Ben de sana, ben bunu Kürtler için yapacağım, engel olmak isteyenlere söyle gelsin engel olsunlar dedim. Bu sefer döndün PKK adına vekalet veren Kürtleri tehdit ettin. İkinci günü Leyla Zana üç kişi ile geldi, Leyla bunu yapma, parti istemiyor dedi, o üç kişi de vekaletlerini geri istediler, ben de vekaletlerini iade ettim. Sen de şimdi, bu insanlara, Akşener’in bulunduğu yere oy vermeyen, terbiyesizdir diyorsun, asıl terbiyesiz, Akşener’in evlerini yıktığı Kürtlerden Akşener’e oy isteyen Ahmet Türk’tür.
Ahmet Türk, eski Başbakan Davutoğlu’nun bulunduğu yere oy dileniyorsun, vermeyecek olan Kürtlere de ahlaksız diyorsun. 2015-2016 yıllarında Başbakan Davutoğlu, kendi memurlarına süresiz izin verdi, evlerine gönderdi. Arkasında sokağa çıkma yasağı ilan etti ve topuyla, tüfeğiyle Kürtlere saldırdı. 7-8 şehri yerle bir etti. Sen de olanları kenara çekilmiş izliyordun. Utanmadan bunu yapan Başbakan Davutoğlu’nun bulunduğu siyasi ortaklığa bunlardan oy dileniyorsun, vermeyenlere de ahlaksızdır diyorsun. Davutoğlu’nun emriyle yıkılan evinin enkazı altında yaralı kurtulan insanlardan, Başbakan Davutoğlu’nun bulunduğu yere oy dilenen Ahmet Türk ahlaksızdır.
Kemalizm’in oniki siyasi havarisi (Partisi) bir araya gelmiş, Kemalizm’in getirdiği Erdoğan’ı devirip, Paşalar Cumhuriyetini kurtarıp yeniden Kürtlerin başına bela etmeye çalışıyorlar. Adolf Hitler kankası Mustafa Kemal’i örnek alarak, ikinci Dünya savaşında Yahudilere beş yıl boyunca soykırım uyguladı. Devşirme Türkler yüz yıldır atası Mustafa Kemal’i örnek alarak Kürtlere, baskı, Zulüm ve soykırım uyguluyor. Kürtler Mustafa Kemal’in oniki havarisinden, kurtuluş beklemesinler. PKK 40 yıldır Paşalar Cumhuriyetini demokratikleştirmek için, Kürtleri dağlarda düzenli ordu ile savaştırıyor, bugün de aşırı Kemalistlerle birleşmiş, Paşalar Cumhuriyetini demokratikleştirmeye çalışıyor. Kürtler; PKK’nin de içerisinde bulunduğu, Mustafa Kemalin oniki havarisinden ne kadar uzak dururlarsa, kurtuluşa o kadar yakın durmuş olurlar.
AB’yi yakından tanıyan bir insan olarak söylüyorum, AB ülkeleri Kürtlerden yana. ABD Kürtlerden yana, bunu son zamanlarda herkes açıkça görebiliyor. İsrail ve bölgedeki bütün ülkeler Kürtlerden yana. Günümüzde sadece Kürtlere karşı olan, Kürdistan’ı işgali altında tutan, Türkiye, İran, Irak ve Suriye ve onların işbirlikçileridir. Kürtler dünya siyasetinde hiç olmadıkları bir mevkideler, sakın işbirlikçilere uyup bu fırsatı kaçırmayın.
Kürtler bir asırdır devam eden, Paşaların soykırım zulmünden korkuyorlar, sessiz bir görüntü sergiliyorlar ve haklıdırlar. Kork korkmazdan, utan utanmazdan. Günümüzde Kürtler, APO ve kankası Ahmet Türk gibilerinden daha çok korkuyorlar, çünkü bunlar devletin uzantıları. Kürtler kendi zaliminin korkusundan, kendilerine zulüm yapmaya başladılar. Böyle olmasaydı, Kürtler Ahmet Türk’ün emriyle, eski İçişleri Bakan’ı Meral Akşener’in, eski Başbakan Davutoğlu’nun ve onları bağrına basan CHP’ye oy vermeye kalkışmazlardı.
28 Martta Kılıçdaroğlu Konya’ya gidiyor, yanında has adamı Konyalı Abdul Latif Şener yok, Konyalı Davutoğlu yok ama, HDP’nin desteği ile seçilmiş ülkücü kökenli, Meral Akşener’in adamları, Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu var, üçlünün yanında Ahmet Türk eksikti.
Sivas Madımak oteli katliamının baş sorumlusu, Temel Karamollaoğlu’nun bulunduğu yere oy verecek olan bir Alevi, elini vicdanına koysun oyunu kullansın. Akşener, Davutoğlu ve Ahmet Türk ortaklığına oy verecek olan bir Kürt, elini vicdanına koysun oyunu kullansın.
Paşalar Cumhuriyeti, sayıları yüz bin civarında olan, Kuzey Kıbrıs’taki soydaşları için ne istiyorsa, Kürtler de aynı hakları istiyor. Ne bir fazla ne de bir eksik. Dünya siyaseti buna kararını vermiş çalışmalar bu doğrultuda devam ediyor. Buna ne devşirme Türkler ne APO’cular ve ne de Kemalizm’in oniki havarisinden oluşacak yeni yönetim, engel olamayacaklar.
Mart 2023