Erdoğan, birkaç gün önce Suriye ve Libya’da ölen askerlerle ilgili açıklamada bulunurken, „Libya’da birkaç tane şehidimiz var“ demişti.
Ardından da, „şehitler tepesi boş kalmayacak“ diye temennide bulunmuştu.
Nedense, Erdoğan’ın temenni ve istekleri çok hızlı bir şekilde yerini bulup, gerçekleşiyor.
Bunu da herhalde Erdoğan’ın Allah’ın iyi bir kulu olduğuna bağlamak gerekiyor.
Yoksa temennide bulunduğu her şey gibi, şehit taneleriyle ilgili temennisi de hemen bir gün sonra, üstelik kat kat fazlasıyla gerçekleşmezdi.
Kaç gün önce; „birkaç tane şehidimiz…“
Dün de, „üç tane şehidimiz var“ demişti…
Bugün Allah, Erdoğan’ın dolsun dediği şehitler tepesi için düne göre tane sayısını 11 kat artırarak, tam 33 tane şehit birden gönderdi.
Üstelik Azrail yerine, Erdoğan’ın kadim dostu Putin’i kullanarak…
Erdoğan bu işten gayet memnun.
Rahatsız olduğu tek nokta, Allah’ı bu işi Azrail yerine dostu Putin eliyle yapmış olması…
Erdoğam memnun.
Çünkü şehit taneleri artıkça…
Kimse ne işsizlik sayısının katbekat artışına…
Ne Dolar’ın roket gibi yükselişine…
Ne de yaşanan hak-hukuk ve adaletin nasıl da ayaklar altına alınmış olduğuna bakacak.
Herkes yönünü Erdoğan’ın işaret ettiği şehitler tepesine çevirecek…
„Şehitler ölmez, vatan bölünmez“ naralarıyla Erdoğan’ın arkasında dimdik dizilecek.
Ölen askerlerin anne ve babaları, eş ve çocukları da şehit yakınları olmanın gururuyla…
Erdoğan’da her türlü eleştiriden azade olmanın rahatlığıyla yoluna devam ediyor.
Yaşanan bu tablodan rahatsızlık duyanlar ise, sadece üç beş muhalif gazeteci.
Rahatsızlıklarının nedeni de, Erdoğan’ın şehitlerin sayısını tane olarak açıklıyor olması…
Ne tuhaftır, bu muhaliflerin aklına bile Suriye ve Libya’da ölen Türk askerlerinin şehit olup olmadıkları sorusu gelmiyor.
Ölen asker yakınlarının bunu sorgulamayışları normal.
Çünkü duydukları acıyı, kendilerini ölenin şehitlik mertebesine ulaşmış olmasıyla avutarak hafifletmeye çalışıyorlar.
Peki ya her şeye rağmen hala Erdoğan’a muhalif olan o kelli felli gazeteciler neden bunu sorgulayamayıp, sadece ‘tane’ kelimesine takılıyorlar.
Ya şehit olmanın hangi şartlara bağlı olarak gerçekleştiğini bilmiyorlar ya da Erdoğan gibi onların da işine gelmiyor.
Oysa Erdoğan inancı gereği şehitliğin de, şehitlere saygının da ne olduğunu ortalama her Türk’ten daha iyi biliyor.
Buna rağmen, hiçbir koşulda insan için kullanılmayan tane kavramını Suriye’de ve Libya’da ölen askerler için bilinçli olarak kullanıyor.
Çünkü Erdoğan’da oralarda ölenlerin şehit olduğuna inanmıyor.
Ancak işine geldiği sürece, inanmış gibi görünerek ve başkalarına da inandırmaya çalışıyor.
Yoksa, başka türlü milyonlarca insana, „öl de ölelim reis“ söylemini nasıl dedirtebilecek!
28.02.2020