Türklerin kendi deyişleriyle, 72 milletin geçişkenliğinden oluşmuş olmalılar ki, hiçbir özellikleri başka milletlere benzemiyor.
72 milletin tohumunu bünyesinde barındıran Türklerden birisi de Metin Akpınar.
Kılıktan kılığa girebiliyor…
Kürtlere karşı yapılan savaş dışında her türlü savaşa karşı çıkabiliyor…
Bu hünerini herhangi bir tiyatro sahnesinde, ya da film setinde icra etmiyor.
Türk devletinin Afrin’e karşı yürüttüğü savaşı, savaş bültenlerinden biri olan Posta’ya değerlendirirken gösteriyor.
Şu bildiğimiz Metin Akpınar…
Türklerin, hatta Türk gibi düşünen, konuşan ve yaşayan Kürtlerin de moral makinası…
Yarım asırlık tiyatrocu, sanatçı, aydın, artist…
Bir dönem solcu, liberal ve hatta demokrat…
Daha da önemlisi şimdi de ciddi bir savaş karşıtı…
Türk devletinin Afrin’de Kürtlere karşı başlattığı savaşa haliyle o da seşiz kalmamış…
Ortalama her Türk, Kürtlere karşı savaşmak için askerlik şubelerine koşarken, o da onlardan eksik kalmamak için, savaş bültenlerine dönüşen gazetelerin kapılarına dayanmış…
Adından da anlaşıldığı gibi, büyük Türk sanatçısının savaş konusundaki hünerini de saniye farkıyla Posta almış, ülkenin dört tarafında yaşayan okurlarına gururla ulaştırmış.
Posta’nın savaş muhabiri Alev Gürsoy Cimin sormuş, savaş karşıtı büyük Türk sanatçısı da gürüla cevap vermiş:
Ülkenin sıcak gündemi Afrin. Ne düşünüyorsunuz?
„Askeri otorite değilim ama gördüğümüz, duyduğumuz kadarıyla gayet doğru gidiyor. Destekliyorum ama çok dikkat edilmesi gerektiğini düşünüyorum…“
Bazı sanatçılar bir bildirgeye imza atarak ‚Savaşa hayır‘ dediler. Tepki gördüler. Sizin fikriniz nedir?
„Ben Afrin operasyonunu düşünmeksizin ‚Savaşa hayır‘ diyenlerdenim.“
Yani, „Afrin operasyonundan bağımsız olarak ‘Savaşa hayır’ diyorum” diyor Türk güldürü ustası Metin Akpınar…
Tabi böylesi bir savaş karşıtlığından dolayı bedel ödemesi gerekiyorsa, 77 yaşında biri olarak hapishaneye girme pahasına bedel ödemeye de hazırmış…
Askeri otorite olmadığını, buna rağmen Afrin’deki operasyonun iyi gittiğini söylüyor.
Ya bir de askeri otorite olsaymış, ne yapacak ya da nasıl davranacakmış, çok merak ediyorum
Ne ince zekâ değil mi?
Bu ince zekâsından dolayı Türk hayranları tarafından alkışlandığı konusunda zerre kadar kuşku duymuyorum.
Çünkü Metin Akpınar bu ince zekâsıyla Türk hayranlarına, özellikle bugüne kadar hala askerlik şubelerine gitme fırsatını bulamayan ve bu nedenle kendilerini toplum içinde ezik hissedenlere de yeni bir yol göstermiş oluyor.
Türkler gibi, mimiklerini görmekle kendilerinden geçen Akpınar’ın Kürt hayranları da onun bu ince zekasını kavrayabiliyorlar mı?
İşte bu konuda emin değilim.
Çünkü sanatçısı, artisti, yazarı, çizeri, tüccarı, siyasetçisi, polisi, askeri, köylüsü, işçisi, hacısı, hocası her Türk, Kürtleri bitirme derdinde.
Kürtler ise hala kardeş bulma arayışında…
05.02.2018
firataras@navkurd.net