Erdoğan, son konuşmalarının birinde; „Cami’den terörist çıkmaz…“ demiş.
Daha önece de, FETÖ ile uzun yıllar yaptığı ortaklıktan dolayı günah çıkarırken, benzer bir açıklama yapmış ve „Cami“ yerine „Alnı secdeye değen“ kelimelerini kullanmıştı.
Son açıklamasını gazetelerden okuyunca, alnı secdeye değen ve yine Erdoğan’ın deyimiyle yerli ve yabancı teröristler aklıma geldi…
Onlardan bir kaç örnek…
Hüseyin Üzmez…
1952 yılında, daha onsekizindeyken,, Malatya’yı ziyaret etmekte olan yazar Ahmet Emin Yalman‚a ateş etmekle Türkiye’deki ilk siyasi saldırıyı gerçekleştirmiş ve 2o yıl cezaevinde yatmıştı.
Sekseninde, yani ömrünün so demlerinde ise, “cinsel istismar” ve “küçük yaştaki çocuğun ruh sağlığını bozma” suçlarından 13 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası almış, son yıllarını cezaevinde geçirmişti…
M. Ali Ağca, Abdullah Çatlı ve bunların terör estirdikleri dönemde şefleri olan ve bugün hala Erdoğan tarafından methiyelerle yad edilen Muhsin Yazıcıoğlu…
Bunlar gibi, ancak kamuoyu tarafından pek fazla tanınmayan alnı secdeye değen binlerce terörist…
Yine Erdoğan tarafından yıllarca el üstünde tutulan, Hoca Efendi Hazretleri olarak adlandırılan ve bugün yine Erdoğan tarafından terörist ilan edilen Fetullah Gülen…
Ortak oldukları, aynı tastan su içtikleri dönemde her ikisi de defalarca aynı cami de bulunmuş ve birlikte alınlarını secdeye değdirmişlerdi.
Eğer ki Erdoğan kalkıp ta, „Allah için değil de, başka şeyler için camiye gittik, başımızı da secde yerine başka şeylere değdirdik“ derse, ona da kimsenin bir itirazı olmaz…
Usame bin-Ladin…
Erdoğan’dan daha fazla dindar, Erdoğan’dan daha fazla camiye girip çıkan, Erdoğan’dan daha fazla müslüman olan uluslararası bir terörist…
El-Bağdadi…
Erdoğan laik devletin saraylarında yatıp kalkarken, eğer hala ölmediyse, El Bağdadî gece ve gündüz, yani günün 24 saatini cami de geçiren ve son beş yılda dünyaya kafa tutan bir terörist…
Birileri hemen buradan devreye girerek, bunlar gerçek müslüman değil diyecekler…
Peki bunlar müslüman değillerse, gerçek müslümanlar kim…
İranlı Mollalar mı?
Yoksa bu Mollalar gibi ülkelerini şeriatle yönetmelerine rağmen, İran’a düşman olan Suudi Arabistan, Kuveyt, BAE gibi ülkelerin yöneticileri mi?
Yoksa, Bilal’in bu dünyada cenneti yaşaması için, yetim hakkını yiyen Erdoğan mı?
Erdoğan’ın sözlerini okurken, milli ve ecnebi teröristlerin yanı sıra bir de Süleyman Demirel’in yetmişli yıllardaki konuşmalarını hatırladım…
Demirel, o dönem Türkiye’de terör estiren milliyetçi gençler için; „Bana kimse milliyetçiler adam öldürüyor dedirtemez…“ diyordu.
Şimdi Erdoğan da kalkmış, „camiden terörist çıkmaz“ diyor.
Süleyman Demirel’in oturduğu her iki koltuğa da oturan Erdoğan ile Demirel arasındaki tek fark, Demirel’in Erdoğan’a göre biraz daha dürüst olması…
Çünkü Demirel, milliyetçilerin adam öldürmediklerini inkar etmiyordu…
Nazik bi şekilde, “milliyetçiler adam öldürürler, demem” diyordu…
Erdoğan ise, binlerce hatta milyonlarca örneğe rağmen, insanların gözlerinin içine baka baka, bu konuda da yalan söylüyor…
Demirel kadar bile dürüst olamıyor…
07.08.2017
firataras@navkurd.net