Ne hikmetse Kürtler kendi ulusal değerleri dışında, diğer ulusların değerlerine çok nazik ve severek onlarla dayanışmada bulunuyor ve de seviyorlar.
Bu karakterdekiler, çoğunlukla sol parti ve ümmetçilerde görülmektedir. Ya da kendilerine demokratım diyen Kürtler yine başka ulusların değerlerini kendi değerlerinden daha çok benimsenmektedirler.
Bir Arap veya Türk cemaat lideri öldüğünde, Kürtler, o ulusa mensup olanlardan daha çok üzülür ve sahip çıkıyorlar.
Mesela, Filistin’de çıkan ölümcül bir olayda bütün ümmetçi Kürtler, İsrail’e karşı çıkar. Ama Kürdistan yakılıp yıkılırken, ümmetçilerden çıt çıkmaz.
Castro gibi bir Kürt düşmanı ölür, yine solcu Kürtler, Kübalılardan daha fazla üzülür. Küba için güzel şeyler yapmış veya yapmamış zerre kadar biz Kürtleri ilgilendirmez. Kürtleri katleden Sadam ile kolkola giren ve ona her türlü desteği veren bir kişi bizim için katildir. İran rejimine tam destek veren, Kürt liderlerini katleden Ahmedi Necat ile kardeş olan, Kürt liderlerden rahmetli Dr. Kasımlo ve Dr. Serefqendiyi katletmiş Iran rejiminin dostu olan Castro da, Kürtlerin düşmanı ve de katilidir.
HDP’nin Castro ile ilgili üzüntülerini anlamak çok da zor değil.
Bu görüşün tamamiyle, Türk sol çevrelerinin ve parti içinde barınan birkaç Kürt sosyalistin görüşü olduğu aşikârdır. Çünkü parti içinde mevcut olan Türkler, zaten solcu Kemalistlerdir. Onlarda Kemalizm ve Castro hayranıdırlar. Gariban partili Kürtler de onlara şimdilik tabi olmak zorundadırlar. Derler ya, “gövde senin baş benim“.
Gövde Kürt, baş Türk. HDP nin de o misal işte.
En ilginç olan, Kürtler adına sözde kırk yıldır siyaset yapan, halen kendilerini pazarlamaya çalışan lider kılıklı kişilerin Castro için döktükleri gözyaşları.
Kemalist Cumhuriyet Gazetesi’ne sahip çıktıkları gibi şimdi de Kürt katilerinin dostu, yoldaşı Castro gibi bir diktatör bozuntusu için utanmazlarsa yas ilan edecekler.
Bunlardan birinin mesajı da Dengê Kurdistan (Dengê Castro) da yayınlandı. Eğer merak edenler varsa bakarlar.
İşin kötü tarafı bu katileri kucaklayan ve seven bu çapsız lider ve türevleri, sözde Kürtleri savunuyorlar. Kendilerini eleştiren herkese ahlaklı olmayı ve ahlak dersini vermeye çalışırlar.
Önce müridler, onlar yetersiz kaldıklarında ise, liderleri devreye girer ve sinsice hakaretlerle karalamaya çalışır.
Sözde o lider, Kürt milletine, katliam yapan, katillerle kol kola giren Castro’yu anar ve överken, birazcık olsun şu yaptıklarından utanır mı acaba!
Utanmadan Güney Kurdistan yönetimine dost görünüp, her fırsatta Sayın Mesud Barzani ile görünmek istiyorlar. Kürt Federe Devleti’nin içeride ve dışarıdaki kurumlarını ziyaret ediyorlar.
Peki, Barzani ailesine mensup 8 bin Kürd olmak üzere toplam 180 bin Kürdü öldüren, Sadam’ın kardeşi, arkadaşı ve yoldaşı Castro’yu nasıl bu kadar sevebilirsiniz. Buda tabi ki, sizinle KDP’nin arasında ki sorundur. Bizden de sadece hatırlatması. Kuzu postuna girmiş, kurt misali midir dostluğunuz.
Dileriz ki her bir şahıs veya partiler, biraz Kürt Milleti’nin taleplerine kulak verir ve o doğrultuda kamuoyuna ifadelerini açıklarlar.
Kürt Milleti’nin enerjisini böyle gereksiz şeylere harcamak, asla Kürd ve Kürdistani bir durum değildir.
Ne Castro ne de başka bir diktatör, Kürtlerin dostu ve sorunu olmazlar.
28.11.2016