Manşette kullandığım resimlerden biri, Türk askerinin Afrin’i işgal etme girişiminin zaferle(!) sonuçlanması için, bir Kürt ilindeki camide okunan dua merasiminin TRT’den canlı olarak yayınlanmasından bir kesit.
Diğeri de yine Kürdistan’daki bir ilçede ve yine Türk askerinin Afrin’i kolayca işgal etmesi için yapılan dualı ve bayraklı gösteriden bir görünüm…
Her iki resimdeki görüntülerin hangi il ve ilçeye ait oldukları çok önemli değil, çünkü bu görüntülerde yer alanlar kendilerini, o görüntüleri gören ya da seyredenler de söz konusu il ve ilçenin neresi olduğunu biliyorlar.
Kaldı ki son bir ay içerisinde benzer görüntülerin yaşanmadığı il ve ilçe, okul ve cami kalmadı.
Cumhurbaşkanı’nın talimatı ve Diyanet İşleri Başkanı’nın fetvasıyla, Afrin’in işgal edilmesi için, 20 Ocak 2018 sabahı, Türkiye’deki toplam 90 bin camide aynı görüntü oluştu.
Afrin’deki Kürtlerin İslami kurallara göre bir an önce katledilmeleri için müftüler, imamlar tarafından Fetih süresi okundu, topluca dua edildi.
Bu ön bilgiden sonra, şimdi de toplumun nasıl piçleştirildiğine bakalım, piç kelimesinin Türkçe’deki anlamından yola çıkarak…
Piç kelimesinin Türkçe sözlükteki anlamı: “Babası belli olmayan ya da bilinmeyen çocuk…”
Türklerin meşhur ekşi sözlüğüne göre ise, “halk arasında babasız doğan veya doğduğunda babası belli olmayan çocuk…”
Argodaki anlamı, fırlama, her taşın altından çıkan tip…
Hukuk dilinde ise, Nesebi gayri-sahih olarak adlandırılan kişi…
Peki piç kelimesi sadece çocuklar için mi kullanılır?
Devşirme ya da günümüz modern anlamıyla asimile edilerek köksüzleştirilen kişi, grup ya da topluluklar için de kullanılamaz mı?
Piç olarak adlandırılan bir çocuğun nüfus kütüğüne sahte bir baba üzerinden kaydedilmesi ile devşirilerek ya da asimile edilerek köklerinden koparılan kişi, grup ve toplulukların başka bir toplumun üyeleri olarak adlandırılması arasında da bir benzerlik yok mu?
Ya da piç olarak adlandırılan çocuğun normal bir aile çocuğuna göre afacan olması ile, köklerinden koparılan kişilerin kendilerini başka bir toplumla tanımlarlarken, entegre oldukları topluma mensup olan insanlara göre daha radikal bir şekilde bağlılıklarını göstermeleri arasında da ortak bir payda yok mu?
Dolayısıyla babasız doğan çocuk için kullanılan “piç” kelimesi, köksüzleştirilen insanlardan oluşturulan herhangi bir grup ya da topluluk için de kullanılamaz mı?
Daha açık bir ifade ile Türk olmadıkları halde, bugün Türklerden daha radikal Türkçü olan, Türklük ve Türk devletinin bekası için gözü kapalı ölüme giden devşirmelere de piç denilemez mi?
Örnek olarak dedesi Gürcü ve de Hristiyan olan Erdoğan’ın kendisini Abdülhamid’in torunu olarak görmesi, babası Kürt ve Alevi olan Kılıçdaroğlu’nun soyunu sarıklı Nasreddin Hoca’ya dayandırması, dedesinin hangi millete ve dine ait olduğu belli dahi olmayan Bahçeli’nin şeceresini Cengizhan’a kadar götürmesi, piçliklerini gizlemelerinin bir sonucu değil mi?
Yeri geldiğinde 72 milletten oluştuklarını beyan etmelerine rağmen, Türklük söz konusu olunca adeta cinnet geçirme moduna giren 8o milyonluk toplumu davranış kalıplarını herhangi bir sosyolojik teoriyle açıklanabilir mi?
Üç baba sonrası kökleri ortaya saçılmasın diye, yer ve gökyüzünü Türk ve Türklükten ibaret gören bu zevatı tanımlamak için, Türkçe de piç kelimesinden başka daha uygun bir kelime bulmak mümkün mü?
Bırakalım Türk’ü, Türkmen’i, Laz’ı, Çerkez’i, Kürtlerin bir kesiminin bile Afrin’de yaşayan Kürt kardeşlerine karşı Türk Ordusu’nun uyguladığı katliamda başarılı olması için camilerde okunan dualara amin demeleri, piçleştirilmiş olmalarının bir sonucu değil mi?
Kürt toplumunun bir kesimi 500 yıldan beri Perslerin egemenlikleri altında yaşıyorlar. Diğer bir kesimi, 100 yıldan beri Irak ve Suriye’de olmak üzere Arapların egemenlikleri altında yaşadılar.
Gerek Arap ve gerekse Farslar tarafından defalarca katliama uğradılar, baskı ve zulüm gördüler, ancak tarihin hiçbir aşamasında kimlikleri, soy ve sopları, dilleri inkâr edilmedi.
Oysa 1000 yıllık ortak bir yaşam geçmişine sahip olmalarına rağmen Türklerin egemenliği altında yaşayan 30 milyonluk Kürt halkının ismine dahi tahammül edilmedi. Son yüzyılda, kimi zaman “Dağlı Türkler”, kimi zaman “Şaki” olarak adlandırıldılar. Bugün de “Terörist” olarak tanımlanıyorlar…
Türk toplumunun bugün sadece Kürtlere yaklaşımı konusunda dahi, devamı olmakla övündüğü Osmanlı’dan bile farklı bir bakış açısına sahip olmasının nedeni, son yüzyılda köksüzleştirilen, başka bir deyimle piçleştirilen insanlardan oluşturulmuş olmasının doğal bir sonucudur.
20.02.2018
firataras@navkurd.net