Yeni Şafak Gazetesi’nden Mehmet Gündem’in Kürt aydını Ümit Fırat ile yapmış olduğu söyleşi geç de olsa basında yankı yaptı.
Bu söyleşide Ümit Fırat’ın söyledikleri yeni ve bilinmeyen şeyler değil.
Söyleşideki bilgilerin çoğu Abdullah Öcalan’ın İmralı’ya yerleşmesiyle birlikte dost ve arkadaş çevrelerinde konuşulan şeyler…
Hatta onu hala „Serok“ olarak görenlerin bile, bu sihirli radyo hakkında benzer şeyler söyledikleri bilinen de bir gerçek.
Apo’nun bu meşhur radyosu sadece Kürtler arasında da tartışılmadı, onun sihiri „minik kuşu“ ile ünlenen Emin Çölaşanı bile çileden çıkarttı.
Ancak Ümit Fırat’ın söylediklerinin önemi, günlük bir gazete aracılığıyla daha geniş kesimlere ulaşması ve yeter ölçüde olmasa bile, kamuoyunda tartışılmaya başlanmış olmasıdır.
Ne diyor Ümit Fırat?
„ … Bir gün İmralı’nın gardiyanları anılarını yazarsa çok şaşırtıcı bilgilerin çıkacağını görürüz.
Uğur Mumcu da önemli bulgulara ulaşmıştı, Mumcu cinayeti ve ulaştığı bulgular bir gün açıklanırsa çok şaşıracağız…“
Yine başka bir bölümde;
„… 5 Eylül Avukat görüşmesi notlarına baktım, Öcalan sadece TRT FM dinlediğini söylüyor ama Yeni Şafak’taki bir yazıdan da bahsediyor, Mümtazer Türköne’yi de izliyor… Sanki sihirli bir radyosu var, dünyada olup biten her şeyden çok detaylı haberi var. Bu basit bir bilgilenmeyle olmaz. Farklı bilgi kaynakları var. Önemli kaynaklar Öcalan’ın telefon görüşmeleri yaptığını söylüyor…“
Bu bilgi kimilerinin hoşuna gitmese de, ne yazik ki doğru.
Üstelik daha ötesi de var.
Ümit Fırat’ın deyimiyle kimi önemli kaynaklar, Öcalan’ın belli bir tarihe kadar İmralı dışında ikamet ettiğini de söylüyorlar.
Mesela Ankara Bahçelievler de.
İmralı’daki ikametgahında renkli televizyon ve bilgisayarın varlığından da bahsediyorlar, sözkonusu önemli kaynaklar…
Yoksa Sırrı Sakık’ın kravatının rengini nereden bilecekti…
Ahmet Türk’ün Bahçeli ile tokalaşırken ki halini nasıl eleştirecekti…
Ahmet Zeki Okçuoğlu ve Selim Çürükkaya gibi yazarların; „Devlet belirli dönemler itibariyle Kandil’deki PKK yöneticilerini İmralıya getirttip Apo ile görüştürüyor“ şeklindeki söylemlerine katılmasam bile, Apo’nun Kandil ile internet üzerinden, üstelik görüntülü olarak haberleştiğini, Rozerin ve diğer kimi özel korumalarıyla chatleştiğini düşünüyorum.
Merak edenler açısından söyleyeyim; Messenger ya da Mail adresini bilmiyorum.
Ancak bildiğim bir şey var ki, o da Öcalan’ın bir dönem kullandığı el telefonunun, şu kısa sürede ünlü olan ve onun adına Kandil’de kameraları kapatıp, PKK’ye savaş kararı aldırtan avukatı Mahmut Şakar’a ait olmasıdır…
Numarası mı?
Onu da belki başkası açıklar…
15 Eylül 2007
firataras@navkurd.net